Kiarra'nın Kaçışı: Final - Kitap kapağı

Kiarra'nın Kaçışı: Final

N. K. Corbett

Bölüm 2

Kiarra

“Sakin olmazsam ne olur?”

Bütün vücudum öfke, gerginlik ve istemeden de olsa şehvetle yanıp tutuşuyordu.

Onun duruşunu taklit ederken ve sözlerini tekrarlarken nefes nefese kalmıştım. Belli ki küstahlığımın başıma açacağı belalar umurumda bile değildi.

Nasıl bir tepki beklediğimi bilmiyorum ama yüksek sesle hırlamasını, boynumu tutup dudaklarıma resmen saldırmasını kesinlikle beklemiyordum.

Öpücük beklenmedik olsa da anında kollarımı boynuna dolayıp aynı öfke ve arzuyla karşılık verdim.

Sanki zaman yavaşlamıştı ama iyi bir anlamda değil. Her şey çok yavaş ilerliyordu. Yeterince hızlı öpüşmüyorduk, gömleğini ortadan yırtmama rağmen yeterince hızlı çıkaramıyordum.

Ellerini kıçıma yeterince hızlı götürmüyordu ve bacaklarımı beline istediğim kadar hızlı dolayamıyordum. Daha şehvetli bir şekilde öpüşürken hakimiyet için birbirimizle yarışmamız sinir bozucu derecede seksiydi.

Ellerimi saçlarına götürüp iki yumruğumla sıkıca kavradığımda Aidan’dan derin bir hırıtlı yükseldi. Hemen ardından beni bulabildiği en yakın ve en kalın ağaç gövdesine sertçe yasladı.

Aidan beni ağaca doğru ittiğinde ağaç kabuğu gömleğimin üzerinden sırtıma battı.

Vücudumda dalgalanan acı ve zevkin tetiklediği bir inilti çıkardığımda hakimiyet savaşını kaybettim.

Öpüşmenin kontrolünü ele geçirdi, ben de saçlarını sıkıca kavradım. Olacakların beklentisiyle vajinamın kasıldığını hissedebiliyordum.

Elimde olmadan kalçalarımı ona sürtüyor, vajinamı Aidan’ın kot pantolonunda beliren çıkıntıya doğru itiyordum.

Göğsündeki hırıltıyı öyle derindi ki resmen içimde hissettim.

Kendimi ona olabildiğince yaklaştırdım. Aidan kalçasını öne doğru itip sürtünmelerime nefesimi kesen bir güçle karşılık verince istemeden dudaklarımı geri çektim.

O kadar güzel bir histi ki ağzımdan derin bir nefes aldım.

Aidan bu fırsatı değerlendirerek çenemi tuttu, başımı yana çevirerek boynuma ateşli öpücükler ve ısırıklarla saldırmaya başladı. Her öpücük, karnımın alt kısmının yanmasına neden olan bir sıcaklık hissi bırakıyordu.

Ellerini kıçımdan çekmişti ama beni ağaca o kadar sertçe dayamıştı ki düşmeme imkân yoktu.

Gömleğimi ikiye ayırıp kumaşı rastgele bir yere fırlatırken elleri tıpkı benimkiler gibi aceleyle hareket ediyordu. Ardından hızla göğüslerimi tuttu.

Bir meme ucumu parmaklarının arasında yuvarlayıp çimdiklerken, diğerini de ağzına aldığında kalçalarımı beline daha sıkı doladım.

Birini sıkıp diğer meme ucumu ısırdığında, “Siktir!” dedim inleyerek.

Bacaklarımın arasındaki zonklamayı hissedebiliyordum. Vajinam âdeta dikkat çekmek için çığlık atıyordu. Beni çıldırtan baskıyı biraz olsun hafifletmek için kendimi Aidan’ın pantolonundaki şişkinliğe sürtmeye devam ediyordum.

Aidan bütün vücudumu titreten alçak bir hırıltıyla göğüslerimi bırakıp bana baktı, gözleri inkâr edilemez bir şehvet ve arzuyla kararmıştı.

Böyle bir şeyin mümkün olduğunu sanmıyordum ama erkeğimin benden bu kadar tahrik olduğunu görmek ateşe benzin dökmek gibiydi. Dudaklarına yapıştım, bu ateşli hazzın içinde boğuluyordum.

Bu sefer öpücüğün kontrolünü tamamen bana bırakıp şortumu tuttu.

Kumaşın yırtılma sesini duydum, ardından çıplak tenime değen soğuk rüzgârın omurgamda yarattığı heyecan verici ürpertiyi hissettim.

Sonra kalçalarımı kavrayıp sıktı, elleri vücudumda dolaşırken dokunduğu her yeri benimkini yansıtan bir şehvetle sıkıp okşadı.

Ona daha sıkı sarıldım. Sanki yeterince yakın değilmişiz, yeterince hızlı hareket etmiyormuşuz, hiçbir şey yetmiyormuş gibi hissediyordum.

Ellerim kaslı pazularından aşağıya, göğsüne ve kaslı karnına indi. Her yerine dokunsam da yetmiyordu.

Sanki ellerimiz birbirimizin vücudunun her santimini ezberlemek, daha önce birbirimize hiç dokunmamışız gibi keşfetmek istiyordu.

Sadece birkaç saat önce harika bir sevişme seansı geçirmiş olmamıza rağmen, ikimiz de yıllardır seks yapmıyormuş gibi çaresizce birbirimize dokunuyorduk.

“Seni tatmak istiyorum.”

Aidan bir iniltiyle geri çekildi. Bir daha bu kadar seksi bir cümle duyacağımdan emin değildim.

Hemen bacaklarımı belinden çektim. Aşağı atlayıp beni yerde yiyip bitirmesine müsaade etmeye hazırdım ama bir kez daha kıçımdan tutarak hareket etmeme izin vermedi ve beni ağaca doğru itti.

Kabuk çıplak tenime tekrar batarken ve pantolonunun altında beliren ereksiyonunu çıplak, beklenti içindeki vajinama bastırırken inledim.

“Dur bakalım Kedicik. O kadar hızlı değil.”

Yüzümdeki şaşkın ifadeyi görünce bana sırıttı.

“Seni henüz aşağı indirmiyorum.”

“İyi de o zaman nasıl…”

Kalçalarımı daha sıkı kavrayıp beni iyice kaldırarak ağaçta yukarı kaydırdığında küçük bir çığlık attım.

Nasıl olduysa, ben daha ne olduğunu anlamadan kalçalarımı omuzlarına almış ve yüzünü vajinama gömmüştü.

“Aidan!” diye çığlık attım. Kollarım bir saniyeliğine tutunacak bir şey bulmak için çırpındı. Ardından bir elimle dengede durmak için tutunacak bir dal buldum, diğer elimle bir tutam saçını tuttum.

O sinir bozucu sırıtışını resmen tenimde hissedebiliyordum. Beni yere bırakmasını söylemek üzereydim ama bana hiç fırsat vermedi. Bir an sonra dili klitorisimin üzerindeydi.

“Hay sikeyim!” O becerikli diliyle hassas noktama bastırırken inledim. Aşağı yukarı hareketlerle, daireler çizerek yalamaya başladığında aklımı başımdan aldı.

Dala daha sıkı tutunup ağacın gövdesine yaslandım. Karnımda oluşan hissin beni ele geçirmesine izin verdim.

Beni yalarken yakaladığı ritme göre bedenim kasılıp titreşiyordu. Zirveye yaklaştığımı hissettiğimde yüzünü iyice kendime doğru bastırdım.

Gözlerimi sıkıca kapattım, o klitorisime saldırmaya devam ederken başımı ağaca yasladım. Titremeye başladığımda beni sabit tutmak için iki eliyle kıçımı kavradı.

Zevkten çığlık atarak boşaldım. Aidan klitorisimi yalamaya, ısırmaya ve bastırmaya devam ederek nefis orgazmı elinden geldiğince uzatırken kalçalarım başının etrafında kasıldı.

“İnanılmazdı,” dedim nefes nefese bir hâlde. Bacaklarımın arasında orgazmımın kalıntılarını yalayan adama bakarken kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu.

Aidan güldü, kasılan vajinama biraz hava üfleyerek omurgamdan aşağı bir ürperti daha gönderdi.

“Henüz işimiz bitmedi Kedicik.”

“Ben de öyle umuyordum!”

Ona sırıtarak karşılık verdim. Aidan bacaklarımı zahmetsizce açıp beni tekrar aşağı indirirken küçük bir çığlık attım.

Bu sefer ayaklarım çimenlere değiyordu ama yine ağaca yaslanmış hâldeydim.

Dudaklarıma bir öpücük daha kondururken gözlerindeki arzu her zamankinden daha belirgindi. Beni açlıktan ölmek üzere olan bir adam gibi yiyip bitirirken ben de ona aynı şekilde karşılık veriyordum.

Kemerinin tokasını açarken şıngırtısını duydum. Pantolonunun düğmelerini açmasına yardım etmek için ellerimi hızla aşağı götürdüm.

Sabırsızlandığımı söylemekten utanmıyordum. Sonunda yırtarak açtım, muhtemelen bir düğme havaya fırlamıştı ama umurumda değildi.

Henüz işimiz bitmemişti ve onu hemen çıplak görmek lazımdı.

“Siktir,” diye fısıldadı Aidan, elimi boxerının içine sokup penisini biraz sertçe tuttuğumda. Diğer elimle de boxerını indirdim.

“Seni istiyorum. Hemen şimdi.” Gözlerinin içine bakarken aletini biraz sıkıp sadece bir kez aşağı yukarı hareket ettirdim. Siyah göz bebeklerinde şehvetimin yansımasını görüyordum.

Aidan derin bir hırıltı çıkardı, kolumdan tutup arkamı çevirirken kontrolünü tamamen kaybetmiş gibi görünüyordu.

Beni sertçe ağaca dayadı. Yanağımı ağacın gövdesine bastırınca bir kez daha inledim.

Hem acı verici hem de nefes kesiciydi, iz bırakıp bırakmayacağı umurumda bile değildi. Sadece onu istiyordum.

Beni deliler gibi becermesini istiyordum. Tam bunu ona söyleyecektim ki penisinin ucunu vajinamın girişinde hissettim.

Hiçbir uyarıda bulunmadan ellerini kalçalarıma koyup kalçasını ileri itti. Tek bir hızlı, sert hareketle içime girdiğinde ani dolgunluk hissi karşısında ağzımdan derin bir nefes aldım.

Aidan bana düşünmem ya da duruma alışmam için zaman tanımadı. Hemen hareket etmeye, hızlı ve agresif hareketlerle içime girip çıkmaya başladı.

Aklım başımdan gitmişti.

Elini saçlarıma dolayarak beni iyice ağaca yaslayınca tek yapabildiğim iki yanımdaki ağaç kabuğuna sıkıca tutunmak ve verebileceği her şeyi almak oldu.

Hırlayarak, tıslayarak ve inleyerek içime girip çıkarken tamamen onun merhametine kalmıştım.

Başka hiçbir şeye odaklanamıyordum.

Onun içimde olması, tenime batan ağaç kabuğu, sıcak tenime değen rüzgâr ve alt tarafımda yavaş ama istikrarlı bir şekilde yeniden oluşan kasılma hissi dışında hiçbir şey.

“Hassiktir, çok sıkısın!” diye inledi Aidan. Cevap vermeme kalmadan kıçıma bir tokat indirdiğinde perişan olmuş bir hâlde inledim.

“Hoşuna gitti, değil mi?” Sırıttığını sesinden anlayabiliyordum. Bir tokat daha attığında arzu dolu vajinamın zevkten penisinin etrafında kasılmasına neden oldu.

“Siktir,” diye mırıldandı zevk içinde. Kalçasını bir kez daha ittikten sonra durdu önce, aleti vajinamın derinliklerine gömülmüştü.

Sızlanarak inledim, tam neden durduğunu soracaktım ki üzerime doğru eğildiğini hissettim.

Kolumu tutup boynuna doladı, diğer koluyla da dizimi tuttu. Birden dik bir pozisyona gelmiştik, sırtım ona dönüktü ve tek bacağımı koluyla havada tutuyordu.

Kulak mememi ısırıp, “Sıkı tutunsan iyi olur Kedicik,” diye fısıldadı kulağıma. Ardından kalçalarını tekrar hareket ettirmeye başladı.

“Of, sikeyim!” Neredeyse nefessiz kalıyordum, yeni pozisyon beni şaşırtmıştı. Tamamen kendimden geçmiştim.

Arkamda ileri geri hareket ederken sanki daha önce hiç ulaşmadığı yerlere ulaşıyordu. Bir bez bebek gibi sağa sola savrulmamak için kafasının arkasındaki saçları tutmak zorunda kaldım.

İçime sert ve hızlı bir şekilde girip çıkmaya devam ederken vajinamın penisinin etrafında kasıldığını hissedebiliyordum.

Eğer bir bacağımı havada tutarak ağırlığımı taşımasaydı, dik duramayacağımdan oldukça emindim.

“Devam et. Böyle sıkmayı bırakma,” diye inledi arkamdan ama cevap veremeyecek kadar nefessizdim. Sadece inledim, yeniden boşalmama saniyeler kaldığını biliyordum.

“Boşal…” diye inledim ama Aidan içime daha hızlı girip çıkmaya başlayınca cümlemi bitiremedim.

Nefes almaya odaklanmak zorundaydım yoksa vücudum nefes almayı unutacaktı çünkü tamamen zevkten kendini kaybetmiş bir hâldeydim.

“Biliyorum,” diye homurdandı Aidan kulağımda, sıktığı dişlerinin arasından. “Ben de.”

Bununla birlikte zirveye ulaştığımı hissettim.

“Aidan!” Beynimin o anda söyleyebileceği tek kelime buydu. Orgazmın beni tüketmesine izin verirken ismini haykırdım.

Sonraki bölüm
App Store'da 5 üzerinden 4.4 puan aldı.
82.5K Ratings
Galatea logo

Sınırsız kitap, sürükleyici deneyimler.

Galatea FacebookGalatea InstagramGalatea TikTok